10500,56%0,49
41,27% 0,06
48,43% -0,27
4837,68% 0,32
7891,27% 1,14
Sanat dünyasında önemli bir yer edinen Ozan Ünal, bugüne dek sayısız eser ortaya koydu. Ünal, demir ve betonun güçlü dokusunu insan ruhunun hassasiyetiyle birleştirerek kendine özgü bir ifade dili kuruyor ve çağdaş sanat dünyasında kendine sağlam bir yer ediniyor. Heykelden Yazıya Uzanan Bir Hayat Hikayesi 1974 yılında İzmir’de doğan heykeltıraş Ozan Ünal, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde Grafik Tasarımı, ardından Moda ve Aksesuar Tasarımı eğitimi aldı; öğrencilik yıllarında tasarım yarışmalarında ödüller kazandı. Demir ve beton gibi zorlu malzemelerle çalışan Ünal, üretimlerinde insan ruhunun derinliklerine dokunan eserler ortaya koyuyor. 2001 yılında kurduğu “Atölye Pi Tasarım ve Sanat Atölyesi” ile çalışmalarını sürdüren sanatçı, bugüne dek İzmir’den İstanbul’a, Barcelona’dan New York’a uzanan birçok kişisel sergide yer aldı. “Düşbozumu”, “Yaz (-g-)ı”, “İnsan kara bir leke değildir”, “Oyunbozan “, “Tahteravelli”, “Bir Varlık Bir Yokluk”, “Rüya Anıdan Sayılır mı?” ve “İki Kişilik Bir Dünya” gibi sergilerinde bireyin içsel dünyası, toplumsal hafıza ve duygusal bağlar heykeller aracılığıyla izleyiciyle buluştu. Sanat anlayışında yalnızca form değil, aynı zamanda insani ve felsefi bir derinlik ile öne çıkan Ünal, 2024 yılında Alfa Yayınları’ndan çıkan “Diğer” adlı kitabıyla düşünce ve çizimlerini edebiyat alanına da taşıdı. Heykellerinde evrensel bir dil arayışını sürdüren sanatçı, yazıyla da bu içsel yolculuğu destekliyor. Ünal’ın son dönem üretimleri, üçlü bir sergi serisiyle bütünlük kazanıyor. “Gerçeğin inşası” temasıyla şekillenen bu serinin ilk halkasında “Bir Varlık Bir Yokluk”, ikinci halkasında ise “Rüya Anıdan Sayılır mı?” sergileri yer aldı. Sanatçı, şimdi ise dört yıllık bir çalışmanın ürünü olan üçüncü ve son sergisi “Rüya Hissi Süsler, Hafıza Anıyı” ile bu yolculuğu tamamlıyor. Final niteliğindeki bu sergi, 21 Ekim – 9 Kasım 2025 tarihleri arasında İstanbul’da izleyiciyle buluşacak.