Rektör Hacımüftüoğlu: 'Geçmişimiz 1780'lere dayanıyor'

Hacımüftüoğlu, kamuoyunda tartışılan 'ithal rektör' eleştirilerine de yanıt vererek, "Bizim geçmişimiz 1780, Yakutiye Medresesi'nde müderrisimiz var. Biz de buradayız, değişen bir şey yok" dedi. Hacımüftüoğlu: 'Geçmişimiz 1780'lere dayanıyor'

/ Resmi Gazete'de yayımlanan kararnameyle Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, görevi Prof. Dr. Ömer Çomaklı'dan devralarak cübbesini giydi. Devir teslim töreninde konuşan yeni rektör Hacımüftüoğlu, kamuoyunda tartışılan 'ithal rektör' eleştirilerine de yanıt vererek, "Bizim geçmişimiz 1780, Yakutiye Medresesi'nde müderrisimiz var. Biz de buradayız, değişen bir şey yok" dedi. Önceki gün gece yarısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasının ardından Resmi Gazetede yayınlanan kararnameyle 13 Üniversiteye rektör ataması yapıldı. Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne ise Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu getirildi. Görevi devraldı Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu görevi eski rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı'dan devraldı. Çomaklı ve Hacımüftüoğlu'nun birbirlerine çiçek takdim etmesinin ardından yeni rektör Hacımüftüoğlu rektörlük cübbesini giyerek makam koltuğuna oturdu. Memnuniyetle devrediyorum Devir teslim töreninde konuşan Prof. Dr. Ömer Çomaklı, iki dönemdir yürüttüğü görevini memnuniyetle teslim ettiğini söyleyerek, "Yerde kalan hiçbir borcumuz yok. Hastanenin bekleyen hiçbir borcu yok. Dışarıda bizim alacağımız var diyen kimse yok. Sorunlu bir üniversite bırakmadık. Bunu alıp eminim ki çok daha yukarılara bayrağı taşıyacaksınız. Hayırlı olsun" dedi. Çok önemli işler yapıldı Konuşmasına görevi kendisine layık gören Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar'a teşekkür ederek başlayan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu ise "Bilimsel çalışmalarda bazı şeylerin anlaşılabilmesi için bazı köşelerin dönülmesi lazım. Ömer hocayla bazı köşeler dönüldü. Dolayısıyla hedefler ortaya çıkmaya başladı. 8 sene 16 sene önceki hedeflere gidilmeyecek. Şu anda mevcut gündem maddesi neyse o hedefe gidilecek. Erzurum buranın üniversitesi gibi gözükse de Doğu Anadolu'daki yanılmıyorsam en büyük kurum. Buranın yönetimi ülke için faydalı sonuçlar üretmesi gereken bir yer. Bu şartlar hazırlanmış durumda. Dolayısıyla ülkenin en değerli akademisyenleriyle en değerli sonuçları üretmeye çalışacağız" dedi. Önemli işlerin hepsi devam edecek Uluslararası kaynaklara ulaşmak için çalışacaklarını da kaydeden Hacımüftüoğlu, "Çok önemli işler yapıldı. Bu önemli işlerin hiçbir tanesi bırakılmayacak. Önemli işlerin hepsi devam ettirilecek. Eksik hata varsa yapılmayacak. Alanında iyi olan kişiler kendi çalışmalarına zaten devam edecekler. Onların da daha fazla önlerinin açılması için çalışılacak. Çok daha büyük kaynaklar elde edilebilir mi ona bakacağız. Ulusal kaynaklarda sorun yok ama uluslararası kaynaklar noktasında ulaşılması istenen hedefler var. O noktaları biraz daha geliştirmeye çalışacağız. Yurtdışı kaynaklarının Atatürk Üniversitesi'ne gelebilmesi, ülkemize girebilmesi, bunlar biraz eksik olduğumuz noktalar ama bu Türkiye'nin bir eksiği. Hızlı bir şekilde yapmaya çalışacağız. Bu farklılıkları ilk etapta söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı. Erzurum ile bağımız çok eski Aslen Trabzonlu olan ancak ilkokuldan itibaren Erzurum'da yaşayan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, kamuoyu ve sosyal medyada çıkan 'ithal rektör' eleştirilerine de yanıt verdi. Ailesinin çok uzun yıllardır Erzurum’da yaşadığını dile getiren Hacımüftüoğlu, "Bizlerle ilgili soru soruluyor ama bizim geçmişimiz 1780. Bizim Yakutiye Medresesi'nde müderrisimiz var. Biz de buradayız, değişen bir şey yok” diye konuştu. Devir teslimde karşılıklı çiçek takdiminin ardından Çomaklı, rektörlük cübbesini Hacımüftüoğlu'na giydirdi. Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu kimdir? 26 Eylül 1975 tarihinde Trabzon Çaykara’da doğdu ve babasının akademik görevi vesilesiyle aynı yıl ailesiyle birlikte Erzurum’a taşındı. İlk, orta ve lise eğitimini Erzurum’da; yükseköğrenimini ise İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp (Çapa) Fakültesinde 1999 yılında tamamladı. Aynı yıl tıpta uzmanlık sınavıyla girdiği Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim dalında uzmanlık eğitimini 2003 yılında bitirdi. 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2007’de Doçent ve Şubat 2013 tarihinde Profesör oldu. 2005 yılında TÜBİTAK desteği ile gittiği Amerika Ohio State Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Kentucky Üniversitesi Sensör Teknoloji Merkezlerinde, kendi planladığı projesinde 1,5 (bir buçuk) yıl çalıştı. 2008 yılında beyin nörotransmitter ölçümü yapabilen Türkiye’deki ilk, Avrupa’daki ikinci ‘İn vivo voltametri ve beyin sensor laboratuvarı’nı Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı’nda kurdu. Birer yıl arayla düzenlediği 3 kursla, 78 bilim insanının bu yeni tekniği öğrenmesini sağladı. Bu dönemde iki TÜBİTAK projesini sonuçlandırdı. Çeşitli bilimsel kuruluşlardan ve kongrelerden alınmış ödülleri, yayınlanmış 494 adet bilimsel çalışması, 2630 atıfı, 78 projesi, aldığı 22 adet patenti ve etken maddesi Türkiye’ye ait olan ülkemizin ilk ilaç patent başvurusu bulunmakta. Evli ve iki çocuk babası olan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Atatürk Üniversitesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyeliğini sürdürüyordu.