• BIST 100

    11347,70%0,30
  • DOLAR

    40,83% 0,12
  • EURO

    47,84% 0,95
  • GRAM ALTIN

    4431,67% 0,84
  • Ç. ALTIN

    7119,18% 0,73

Kekemelik tedavisi kişiye özel olmalı!

Prof. Dr. Ahmet Konrot: “Özellikle 'Kekemelik tamamen iyileşir mi?' gibi soruların kesin bir cevabı yoktur. Sürecin nasıl ilerleyeceğini ancak yaşayarak görebiliriz.”

Sağlık 27.08.2025 14:11:00 58 0
Kekemelik tedavisi kişiye özel olmalı!

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Dil ve Konuşma Terapisti Prof. Dr. Ahmet Konrot, çocuklarda 2 ila 5 yaş arasında ortaya çıkan kekemelik konusuna değindi. Kekemelik kendiliğinden ortaya çıkıyor Kekemeliğin kendiliğinden ve 2 ile 5 yaşları arasında ortaya çıkan bir durum olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ahmet Konrot, “Kekemelik her 100 çocuktan beşinde gözlenir. Kekemeliğe müdahale, kişinin yaşına göre tamamen farklılık gösterir. Okul öncesi dönem, okul çağı, ergenlik ve yetişkinlik dönemlerinin her biri farklı yaklaşımlar gerektirir. Bu nedenle okul öncesi dönemdeki çocuklar için 'ne kadar erken, o kadar iyi' prensibi geçerlidir. Diğer yaş gruplarında ise duruma özgü farklı yöntemler kullanılır. Kekemelik, ilk bakışta basit görünse de aslında yönetilmesi en zor konuşma bozukluklarından biridir. Çünkü bu durum sadece konuşan kişiyi değil, aynı zamanda ailesini ve sosyal çevresini de derinden etkileyen çok boyutlu bir sorundur.” dedi. Kekemelik terapisi nasıl yapılıyor Kekemelik terapisine ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Konrot, “Yaş fark etmeksizin, kekemelik terapisinde temelde iki ana yaklaşım bulunur, bunlar doğrudan ve dolaylı yöntemler. Özellikle okul öncesi dönemde sıkça başvurduğumuz dolaylı yöntemde, çocuğa müdahale etmek yerine çevresi düzenlenir. Bu, ailenin bakış açısını değiştirmeyi, onları bilgilendirmeyi ve sürece doğal gelişimin bir parçası olarak yaklaşmalarını sağlamayı içerir. Diğer yandan, doğrudan yöntemlerde ise değişim için farkındalık yaratmak esastır ve bu amaca yönelik terapiler uygulanır. En uygun yöntemi belirlerken çocuğun kişiliği, ailenin durumu ve dinamikleri gibi pek çok faktörü göz önünde bulundururuz. Bu nedenle, hangi yaşta olursa olsun, kekemelik tedavisi her zaman kişiye özel ve karmaşık bir süreçtir." diye konuştu. Hedefimiz, bireyi daha iyi iletişim kurabilen bir kişi haline getirmek Kekemelik terapisinde üç yaklaşımın öne çıktığını dile getiren Prof. Dr. Ahmet Konrot, şöyle devam etti: “Birincisi, klasik konuşma terapisi olan akıcılığın biçimlendirilmesidir. Bu yöntemde odak, çeşitli alıştırma ve egzersizlerle 'kekemeliği nasıl kontrol edebilirim ve akıcılığı nasıl sağlayabilirim?' sorusuna cevap aramaktır. İkinci yaklaşım ise kekemeliğin yönetilmesidir. Burada amaç kekemeliği tamamen ortadan kaldırmak değil, 'onunla nasıl başa çıkabilirim ve hayatımı nasıl daha rahat sürdürebilirim?' sorusuna odaklanmaktır. Üçüncü ve daha yeni bir yaklaşım ise bizim de Üsküdar Üniversitesi'nde uygulamaya başladığımız, kişinin konuşma şekline değil, iletişim becerilerini geliştirmeye odaklanan yöntemdir. Bu yaklaşımda hedefimiz, bireyi daha iyi iletişim kurabilen bir kişi haline getirmektir. Bu süreçte hem bireyin kendisiyle hem de ailenin farkındalığını artırmaya yönelik çalışırız. Görüldüğü gibi kekemelik, basit bir konuşma sorunundan çok daha karmaşık ve çok boyutlu bir konudur." Dil ve konuşma terapistlerinin alanı çok geniş Dil ve konuşma terapistlerinin alanının çok geniş olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ahmet Konrot, “Görev tanımımız sadece dil ve konuşma bozukluklarını değil, aynı zamanda ses ve yutma bozukluklarını da kapsar. Bu alanların her biri kendi içinde derin ve farklı bir uzmanlık gerektirdiği için terapistler 4 yıllık kapsamlı bir eğitim alırlar. Örneğin, dudak-damak yarıklığı gibi ağız-yüz (orofasiyel) bozukluklarına bağlı sorunlarda, ameliyat öncesi ve sonrası için tamamen farklı terapi yaklaşımları gerekir. Bu noktada 'yönetim' kelimesini sıkça kullanıyorum, çünkü ailelerin ilk sorusu 'Bunu nasıl halledebilirim?' olsa da, asıl önemli olan 'Bu sorunla nasıl baş edebilirim ve bu süreci nasıl yönetebilirim?' sorusudur. Sorunu ortadan kaldırma isteği anlaşılırdır, ancak süreci doğru yönetmek çok daha karmaşık ve önemlidir. Bu nedenle, her vakayı kişiye ve ailenin dinamiklerine özgü olarak, ayrı ayrı değerlendirmek zorundayız." şeklinde konuştu. 'Kekemelik tamamen iyileşir mi?' gibi soruların kesin bir cevabı yok Dil ve konuşma bozukluklarının tanımı net olsa da yönetiminin son derece karmaşık ve çok değişkenli bir süreç olduğuna işaret eden Prof. Dr. Ahmet Konrot, şöyle devam etti: “Özellikle 'Kekemelik tamamen iyileşir mi?' gibi soruların kesin bir cevabı yoktur. Sürecin nasıl ilerleyeceğini ancak yaşayarak görebiliriz. Bu belirsizlik nedeniyle bazı terapi yaklaşımları, kekemeliği tamamen yok etmeye odaklanmak yerine, bireyin 'daha akıcı bir kekeme olarak bununla nasıl başa çıkabileceğine' odaklanır. Bilimsel veriler umut vericidir; özellikle okul öncesi dönemde doğru müdahalelerle kekemeliğin tamamen ortadan kalktığı vakalar kanıta dayalı araştırmalarla gösterilmiştir. Ancak bu, her çocukta aynı sonucun alınacağı anlamına gelmez. Biz istatistiklerle konuşuruz ve kanıta dayalı uygulamalarda bile her zaman bir hata payı ve olumsuz sonuç ihtimali kaçınılmazdır." Dijital çağın çocukların konuşma becerileri üzerindeki etkisi İçinde yaşadığımız dijital çağın çocukların konuşma becerileri üzerindeki etkisine de değinen Prof. Dr. Konrot, "Pek çok soru aileler tarafından bana getirilir: 'Tablet kullanmalı mı? Bu, çocuğun iletişim becerilerini bozar mı?' diye. İçinde yaşadığımız gerçeği bir görmemiz lazım. Ben WhatsApp'ta yazışırken düzgün cümleler kurmaya çalışıyorum ama bir genç 'tamam' yerine 'tmm' diye yazıyor. Şimdi hangisi doğru? Benim düzgün cümlelerle yazmam mı, yoksa WhatsApp'ın kendi jargonu mu? Dijital iletişimin de kendine özgü bir sistemi var ve o kendi mecrasını bulacak. İletişim becerilerini bozduğunu ya da bozmadığını söyleyebilecek kanıta dayalı araştırmaları yapmak mümkün olmadığı için de bunun cevabını vermek çok doğru olmaz." şeklinde sözlerini tamamladı. 

BÜYÜKŞEHİR’DEN YENİ BİR KÜLTÜR YATIRIMI DAHA: DİL VE EDEBİYAT KONAĞI AÇILDI

Erzurum'da çocuk ve gençleri bekleyen yeni tehlike çakmak gazı

Erzurumspor FK kongresi yarın yapılacak tek aday mevcut Başkan Ahmet Dal

ETÜ %99 Doluluk Oranı ile Zirvede

ART ON THE BOAT 6 EYLÜL’DE AYVALIK’TA-SANAT VE DENİZİN BÜYÜLEYİCİ BULUŞMASINA HAZIR MISINIZ?

Bu Yaz Sinemada Buluşuyoruz!

İSTANBUL’DA BİSİKLET PAYLAŞIMINDA YENİ DÖNEM BAŞLIYOR

Başkan Tugay’dan İEF için İzmirlilere davet var

MINEX 2025 başlıyor

METRO İSTANBUL YAZ OKULU 4. DÖNEM MEZUNLARINI VERDİ

Her 4 haneden 3’ü geçim sıkıntısı yaşıyor

Filenin Sultanları'nın son 16'da rakibi Slovenya

Türkiye'de iç karışıklık çıkarılmak istenirse hangi sosyoloji kullanılır? "13 milyon sığınmacı ve kaçak"

TÜRKİYE’NİN AR-GE LİDERLERİ AÇIKLANDI

YKS sonuçlarında rekor doluluk: tıp, hukuk ve mühendislik zirvede

KITEFOIL MASTERS DÜNYA ŞAMPİYONASI İLK KEZ TÜRKİYE’DE!

Toplum Çalışmaları Enstitüsü Gazze’deki acı bilançoyu gözler önüne serdi

Ankara’nın Konut Geleceği İçin Yeni Projeler Yolda

EGM’DEN, BÜYÜK TAARRUZ’UN YIL DÖNÜMÜNDE ATATÜRK’SÜZ PAYLAŞIM

FKB EKONOMİK GÖRÜNÜM ENDEKSİ AĞUSTOS AYI DEĞERLENDİRMESİ

Gelecek Varlık, 20. yılında 20 kadının hayatına dokunuyor “Gelecek Senin” ile İş Hayatına Yeniden Dönüş

Kekemelik tedavisi kişiye özel olmalı!

ANAHTAR PARTİ SÖZCÜSÜ SAYIN FUAT GEÇEN’İN TARİHLİ BASIN AÇIKLAMASI

Piyasa yüzde 22,8, hane halkı yüzde 54,1 diyor: Enflasyon algısında büyük uçurum

Vakıf üniversitelerinin kontenjanları boş kalmıştı: Türkiye eğitim zammında Avrupa’nın zirvesinde

Memur ve memur emeklilerinin zam oranları belli oldu

İBB HALK EKMEK’TEN ÇÖLYAK HASTALARINA ÖZEL GLÜTENSİZ TESİS

RUNFIRE SALT LAKE ULTRA TRAIL 2025 SONA ERDİ

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Ulusal Yarışmaların Başvuruları Sona Erdi!

TEKNOFEST 2025 SÜRÜ İHA YARIŞMASI BAŞLADI

Yükleniyor

BÜYÜKŞEHİR’DEN YENİ BİR KÜLTÜR YATIRIMI DAHA: DİL VE EDEBİYAT KONAĞI AÇILDI

Erzurum'da çocuk ve gençleri bekleyen yeni tehlike çakmak gazı

ETÜ %99 Doluluk Oranı ile Zirvede

İSTANBUL’DA BİSİKLET PAYLAŞIMINDA YENİ DÖNEM BAŞLIYOR

Başkan Tugay’dan İEF için İzmirlilere davet var

MINEX 2025 başlıyor

METRO İSTANBUL YAZ OKULU 4. DÖNEM MEZUNLARINI VERDİ

Her 4 haneden 3’ü geçim sıkıntısı yaşıyor

TÜRKİYE’NİN AR-GE LİDERLERİ AÇIKLANDI

YKS sonuçlarında rekor doluluk: tıp, hukuk ve mühendislik zirvede

Türkiye'de iç karışıklık çıkarılmak istenirse hangi sosyoloji kullanılır? "13 milyon sığınmacı ve kaçak"

EGM’DEN, BÜYÜK TAARRUZ’UN YIL DÖNÜMÜNDE ATATÜRK’SÜZ PAYLAŞIM

ANAHTAR PARTİ SÖZCÜSÜ SAYIN FUAT GEÇEN’İN TARİHLİ BASIN AÇIKLAMASI

Hüseyin Baş: Bu işin finali anayasa değişikliğine kadar gider

Aziziye’de Anahtar Parti Sürprizi

“BİZ İZNİK GÖLÜ’NÜ KAYBETMEK İSTEMİYORUZ”

ARAFTA SORULAR: AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Büyükgümüş

Başkan Sezer’den Malazgirt Zaferi Mesajı

Anahtar Parti Olur İlçesi 1. Olağan Kongresi Gerçekleştirildi

Başkan Nuhoğlu’ndan Malazgirt Zaferi Mesajı

ART ON THE BOAT 6 EYLÜL’DE AYVALIK’TA-SANAT VE DENİZİN BÜYÜLEYİCİ BULUŞMASINA HAZIR MISINIZ?

Bu Yaz Sinemada Buluşuyoruz!

Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Ulusal Yarışmaların Başvuruları Sona Erdi!

62. ULUSLARARASI ANTALYA ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ’NDE ULUSAL UZUN METRAJ JÜRİ BAŞKANI ÖMER VARGI OLDU

NİRAN HÜREL HERDER “KARADENİZ’İN O BÜYÜLEYİCİ DOĞASINI SEVİYORUM, ÖZELLİKLE ÇAMLIHEMŞİN’İ”

NG AFYON MOTOFEST’TE MÜZİK, ŞOV VE EĞLENCE BİR ARADA

Genç yetenekler “Yeşil Vatan” film yarışması için yarışacak

SAFFET EMRE TONGUÇ’TAN MAG’A ÖZEL TATİL ROTALARI

ÜMİT GÖKSU “GÖÇLER GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNÜ ŞEKİLLENDİRİYOR”

Sinema Öğrencileri Altın Portakal Sahnesinde!

Kekemelik tedavisi kişiye özel olmalı!

Tükettiğimiz Bazı Besinler İlaçlarımızın Etkisini Değiştiriyor

Otizmde yeni sınıflandırma!

KORONER ARTER HASTALIĞININ 10 ÖNEMLİ NEDENİ!

Göz Muayenesi Hayat Kurtarır

YÜRÜRKEN AKSIYORSA BU SİNYALLERE DİKKAT!

50 yaş üstü erkeklerin yarısında prostat büyümesi var

Yerleştirme sonuçlarını beklemek kaygıyı artırıyor!

Beyinde su birikmesi! Hidrosefalide şant cerrahisi en yaygın tedavi yöntemi!

KALPTE ALARM VEREN 9 ÖNEMLİ BELİRTİ!

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 3 3 0 0 10 9
2.Trabzonspor 3 3 0 0 3 9
3.Göztepe 3 2 0 1 5 7
4.Konyaspor 2 2 0 0 6 6
5.Samsunspor 2 2 0 0 2 6
6.Antalyaspor 3 2 1 0 1 6
7.Fenerbahçe 2 1 0 1 2 4
8.Beşiktaş 1 1 0 0 1 3
9.Eyüpspor 3 1 2 0 -3 3
10.Gazişehir Gaziantep 3 1 2 0 -5 3
11.İstanbul Başakşehir 1 0 0 1 0 1
12.Alanyaspor 2 0 1 1 -1 1
13.Rizespor 2 0 1 1 -3 1
14.Kayserispor 2 0 1 1 -4 1
15.Kasımpaşa 2 0 2 0 -2 0
16.Gençlerbirliği 3 0 3 0 -3 0
17.Kocaelispor 3 0 3 0 -4 0
18.Fatih Karagümrük 2 0 2 0 -5 0