Köşe Yazıları Haber Girişi : 16 Temmuz 2021 23:09

nostalji kokan bir Kurban Bayramı

nostalji kokan bir Kurban Bayramı
Editörümüz Hakan Dikmen?den nostalji kokan bir Kurban Bayramı yazısı?

Bir 1 kişi, dış giyim ve açık hava görseli olabilir

Eskiden bayram yaklaştıkça ne güzel sevinç, ne güzel heyecan kaplardı içimizi sabahı zor ederdik. Hele bir de bayramlık alınmışsa sabah olmazdı. Sabah olunca büyüklerin peşine takılır bayram namazına gidilirdi. Bayram namazından sonra evde herkes sıralanır bayramlaşırdı, Büyükler tarafından bayram harçlıkları verilirdi. Evdeki o bayram havası anlatılamaz. Bir huzur eserdi ılık ılık, içler sıcacıktı, Ailecek bayram kahvaltısına oturulur. Neşe içinde herkes kahvaltısını yapardı. Çocukluk ne güzel, hele o zamanda , sokaklar cıvıl cıvıldı, (çocuklar taciz edilmezdi) çocuklar her kapıda “Bayramınız mübarek olsun yengeciğim, amcacığım!” der çantalarını şekerle parayla doldururdu… Saydıkça coşardı akşama kadar Sonra çocuklar büyüdü, evlendi. Yine bayram günü baba evinde toplanılırdı, o zaman, yine ayrı bir sevinç, bir yandan kardeşler, bir yandan yeğenler, annelerin gözleri sevinçten dolu dolu, en büyüğünden en küçüğüne yavrular, torunlar etrafta, içlerinde, yüreklerinde hiç bitmeyen dua: “ Ya Rabbim, bu bayramlara yine kavuştur bizi.” Biraz misafir ağırlanır, biraz hazırlanılır, kardeş kardeş hep beraber ailece çıkılırdı komşuları, dostları ziyarete, ne kapı kapalı dururdu ne telefon sesi biterdi… Şimdi mi? Şimdiyi hiç sormayın… Anne, baba buradaysa gidiliyor tabii ama yine de kardeşlerin kaçı bir arada? Biri giriyor, diğeri girenin çıkmasını gözetliyor girmek için adeta. Doluşulmuyor, doluşulamıyor eskisi gibi, gelenler sırayla geliyor, üstelik gelmeyenler de var yoktan bahanelerle, uzakta olup gelemeyenler ayrı mesele. Annelerin gözleri dolu dolu, hiç susmuyor, devamlı akmaya hazır, ama bu defa kederden, üzüntüden bu dağınıklıktan dolayı. Hüzün en iyi dostu olmuş, yerleşmiş yüzlerine. Ne gidilen yerde tat var, ne de bizlerde… Kardesle karşılaşıyor sımsıkı sarılmıyoruz, gönülden bayramlaşmıyoruz Herkes yapıyorsa da zoraki, yapmayan zaten daha beter. Anne ve babaların gözleri yollarda, “Gelen de sağolsun, gelmeyen de.” diyorlar. Takmıyormuş gibi göstermeye çalışıyorlar ama aslında gözleri kapıda ve heryerde olmayanları arıyor, içlerinde yalvarmalar : “Gelin artık, baba evinizi böyle sessizlikte bırakmayın…” Böyle dağılmak için mi büyüdü çocuklar? Evliliğin de işte öylesine! Gelinin de işte öylesine! Damadın da! Kardeşleri birbirinden ayıran, anneleri yasa boğan herşeyin herkesin işte öylesine! Bir elin beş parmağını nasıl ayırırsınız? Birbirinden kaçsalar bile yine bir aradalar. Deneyin bakalım, ne kadar uzaklaşabilirler, ancak birbirlerine yakın olunca ısıtırlar birbirlerini, onlar ayrılmak istedikçe köklerini acıtırlar. Biri kanasa diğerine bulaşır acısı, kanı… Böyleyken uğraşın kardeşler, ağabeyler, ablalar, nereye kadar varacaksınız, dayanacaksınız bakalım… Hadi Hayırlı Bayramlar Olsun

 

 
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.